Geçen
hafta Yahudilerin Hanukkah bayramını kutladığı günlerdi. İnançlı ve geleneğine
bağlı Yahudiler o günler için çeşitli yemek ve ekmekler pişirdiler. İşte benim
Yahudi arkadaşım Faye Levy’de Hanukkah için Yemenli kaynanasından öğrendiği kubanah ekmeğini pişirdi. Faye’in gayesi bu
herkesin bilmediği tarifi yaparak eski İsrail’de ekmeğin öğünün en önemli
elamanı olmasını vurgulamaktı, tıpkı bugün bizim ülkemizde ekmeğin olduğu gibi.
Faye’in Facebook’da paylaştığı ekmek tatlıydı, içinde incir reçeli vardı,
mayalıydı ve bir nevi kek gibiydi. Benim konuya ilgi duymamın nedeni kubanah ile kübban ın kelime olarak aynı kökten
gelebilmiş olmasıydı. Nitekim Faye ve eşi Zaki muhteşem bir araştırma yaparak
belki de ulaşamayacağım kaynaklardan kubanah/kübban kelimelerine yaklaşmaya çalıştılar.
Kübbanın etimolojik olarak geldiği Gubana kelimesinin kökü Guba, Slavca bir
kelimedir ve katlamak demektir. -Ne tesadüf değil mi? Bizim kübban da iki kat
zaten!-Gubana salyangoz kabuğu görünümünde tatlı
mayalı bir ekmektir. İçerisinde ceviz, İzmir üzümü, çam fıstığı, dolgu
malzemesi olarak kullanılmıştır.
İtalya’nın Natisone Vadisi Slovenya sınırındadır ve bahsettiğimiz ekmeği de
Slovenya’dan göçmüş yerli halk pişirir. Gubananın fakir pastası olarak doğduğu
söylenir. Bu konuda şöyle bir efsane var: Natisone’nenin dağ köyünde bir
kadının Noel için pişirecek tatlı kurabiye malzemesi yoktu. Kadın evde olan
malzemesiyle; un, yumurta, ceviz ve bal kullanarak bir ekmek yaptı, bunun ismi
de Gubana oldu. Bilindiği gibi fakirlik daha çok dağ köylerinde görülür. Bunun
yanısıra fakir mutfağının yaratıcılığı tüm Akdeniz’de bilinir. Gubana, Natisone
Vadisinin fakir düğünlerinde de pişer.
İtalya’da Dulfero’da kutlanan Odpustak (Affetmek) festivalinde Eylül’de bir
Pazar günü evli kızlar annelerinin evine ziyarete giderler, giderken de
“gubana” götürürler.
17 Ocak’ta kutlanan S. Antonio günü için Gubana yapılır, dilimlere kesilir ve
köye festival için gelen yabancılara ikram edilirdi.
Stermiza Savogna’da çocuklar yeni evlenmiş gelinin kapısına gider ve: “davet
edildik, biz hazırız, sepetimize birşeyler koyun, bu sizin görevinizdir”
derlerdi. Evin hanımı onlara konfeti vermez, dilimlenmiş gubana verirdi.
Aileden aileye, köyden köye değişen değişik adetler vardır. Gubana Natisone
Vadisinde artık yerli festivaller için yapılıyor.
1960’dan itibaren artık fırınlarda Gubana sürekli pişiriliyor. Yarışması bile
yapıldı, hatta adına dernek kuruldu.
Monsenyör Angelo Cracina Din, Ladino ve Slaw Folkloru kitabında Natisone
Vadisinde üzeri mantar gibi bombeli Gubana ekmeğinden bahsediyor. –Üzerinin
mantar gibi kubbeli olması kübbanı hatırlatıyor bana!-
Rusya’da ise ekşi maya, patates ve kızartılmış soğanla yapılan ekmeğin ismi Kuban dır.
Gubana,
yapı itibariyle bizim, içi boş ve iki kat kübban ekmeğimizden farklı, ama netice olarak
çok popüler olmuş, İtalya, Balkanlar, Rusya ve hatta Yemen’de pişmiş ve halen
de pişiyor.
Bu arada bir anımı anlatmak istiyorum. Gaziantep Kültür Müdürlüğünde 2000
senesinden önce Mehmet Bey isimli bir memur vardı. Mehmet Bey Kilisliydi. Kilis
Kültürü konusunda derin bilgi sahibiydi. Bana, “Ayfer Hanım, ben çocukken ekmek
fırınında çıraktım. Fırının etrafında Yahudi aileler otururdu. Ekmeklerini
geceden mayalar, pazılara ayırırlardı. Ben de fırında çırak olduğumdan haber
verdikleri için evlerinden alır, tepsinin içinde başımın üzerinde çalıştığım
fırına getirirdim. Pazılar, ekmek haline dönüşür fırında pişirilirdi. Ben de
pişen ekmekleri hamurları getirdiğim tepsiye dizer geri eve götürüp parasını
alırdım. İşte pişirttiğim ekmek, bugün kübban dediğimiz ekmekti, yani onun için
Yahudi ekmeği de denilir ve Kilisli fırıncılar bu ekmek türünü Yahudilerden
öğrenmişlerdir.”
Kökü Gubana olan Kübban kelimesinin kullanıldığı yerler Gaziantep ve civarı...
Urfada’da kübban veya Halep ekmeği deniyormuş. Ömer Asım Aksoy, ünlü eseri
Gaziantep Ağzı’nda pide fırınına eskiden “ekmekçi
düveni” dendiğini yazdıktan sonra tırnaklı ekmek/pidenin isminin de o
zaman “çekçeki ekmek” olduğunu söylemiş ve nasıl yapıldığını anlatmış:
..... “Hamurkârın yoğurup mayaladığı hamurun
ekmek haline gelebilmesi için bir işçi yumak keser, Başka bir işçi onları
taplar. Taplanan pide hamurlarını dırnakçı alıp üzerine bulamaç sürer ve
bunları tırnaklar.” Burada anlatılan aynı pide hamuru dinlendirilip kübban
ya da Yahudi ekmeği yapılır. Kübban ekmek pide gibi taplanmaz, yani yassıltılmaz.
Çünkü o zaman içerisine hava giremez. Avuç içiyle nazikçe açılıp şekil verilir.
İçerisine hava girdiği için fırında şişer, fırından çıktıktan bir süre sonra
havası kaçtığı için söner.
Kübban ekmeğin şekil olarak benzerleri yurdumuzun bir ucundan diğer ucuna her
yerde var. Kübban derken, içi hava alarak şişen ekmeği kastediyorum. Benim
bizzat bildiğim ve çok severek yediğim Antakya bölgesinde yapılan Halebi ekmektir. Halebi ekmek, kübban ekmeğe
göre çok daha kalındır. O da diğer çeşitlere göre daha uzun mayalandırılır.
Fırında pişerken şişer, ancak soğuyunca iner. Ekmek, arası boş iki kattır ve
kalındır.
Marianna Yerasimos, Yemek ve Kültür Dergisi’nin 20. Sayısına Evliya Çelebi
Seyahatnamesinde bahsi geçen ekmek çeşitlerini yazmış. Evliya’nın bahsettiği
üzeri hamam kubbesi gibi kabarık, ve çörek otuyla susam bulunan has beyaz ekmek
bizim kübban ekmeğe ne kadar benziyor...
İşte buna benzer bir ekmek türü Edirne Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti iken Fodlaismiyle
yüzlerce yapılır ve belli günlerde halka dağıtılırmış. Evliya’nın dediğine göre
yine aynı tür ekmek çok sayıda yapılır, Yeniçerilere de yağmalatılırmış.
Çorum, Edirne, Bilecik, Niğde, Nevşehir, Yozgat kübban ekmeğin benzerlerinin
piştiği başka iller. Doğu Anadolu’da tandırda pişen ve üzeri kabarıp iki kat
olan kübban ekmek versiyonlarına rastlamak mümkün.
Faye kubanah;
İtalyanlar gubana yaparlarken hamur parçalarını yay gibi
büküp birbirlerinin yanına koyar ve tümünün bir pasta gibi birarada pişmesini
sağlarlar. Bu yapış türünü de bizim Ramazan da yaptığımız Halep kahgesine
benzettim. Yemek kültürü ne kadar birbirinin içine girmiş değil mi? Bütün
bunları araştırıp ortaya çıkarmaktan çok hoşlanıyorum.
Yazarın diğer yazıları: http://www.ayfertuzcuunsal.com/ adresinde
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder